23 Haziran 2010 Çarşamba

Buse...

Dünden beri bu resme bakıp duruyorum... İsmi Buse... 17 yaşında... Liseden henüz mezun olmuş... Üniversite sınavlarına hazırlanıyor... Belli ki hayalleri var... Hayallerini gerçekleştirmek için sürekli çalıştı... Yaşamı hep erteledi... İlkokul yıllarını SBS/OKS uğruna heba etti... Lise yıllarını ÖSS/LYS uğruna pas geçti... Yüzdü yüzdü kuyruğuna geldi... Hep ertelediği yaşama nihayet merhaba demek üzereydi ki... Kör kurşun alıp götürdü onu...

Resme tekrar bakıyorum... Bir yakınımın kızına ne kadar da benziyor... Minik yüzündeki saflığı, temizliği gayet net okuyabiliyorum... Derslerinde başarılı olduğundan da eminim... Kör kurşunlar izin verseydi belki de öğretmen olacaktı... Nebileyim belki de doktor veya subay... Ama başaracaktı mutlaka...

Ama çok geç artık... Buse gitti aramızdan... Hayalleriyle birlikte gitti... Sağa sola amaçsızca bomba düzeneği yerleştiren haydutların kurbanı oldu... İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış vampirlerin kurbanı oldu... Bu resme bakarken benim bile yüreğim parçalanıyor... İçim sızlıyor... Göz yaşlarım boşalıyor... Annesi babası ne yapıyordur acaba... Ya ninesi, dedesi... Düşünmesi bile felaket... Evlat acısı zordur derler... Ya acının böyle kalleşçesine ne demeli... Hangi kitapta tarifi vardır bu acının acaba...

Ne desem boş... Acaba katiller de bu resme bakmış mıdır diye kendi kendime soruyorum... Baktılarsa ne hissettiler?.. Ünüformalı birilerini öldürmekten büyük zevk aldıkları kesin de... Ya Buse'nin ölümü... Onun yukarıdaki resime yansıyan masum bakışları... 17 yaşındaki Buse'nin cansız bedenini ebediyete uğurlayan insanların gözyaşları... Bütün bunlar ne anlam ifade ediyor bu caniler için acaba?.. Yaptıkları yanlışları kavramak için bir ümit ışığı olabilir mi Buse acaba?..

Hiç sanmıyorum... Bunun için vicdan lazım... Merhamet lazım... Sevmiş olmak lazım... Sevilmiş olmak lazım... Kaldırımda yürürken bir karıncayı ezmemek için ayak bileğini burkmuş olmak lazım... Var mı bu değerler o coğrafyada peki?.. Geçiniz... Düğün evi basıp kırk küsür kişinin öldürülebildiği bir coğrafyada... Komşu tarlasına girdi diye sahipleriyle birlikte danaların öldürülebildiği bir coğrafyada... Töre adı altında öz evlatların diri diri toprağa gömülebildiği bir coğrafyada... Her türlü hukuksuzluğun ve kaba kuvvetin kol gezdiği bir coğrafyada...

Olayın askeri ve siyasi boyutu benim boyumu aşar... Ancak insani boyuttan bakabiliyorum yaşananlara... Ama tıkanıyorum... Anlayamıyorum hiç... Aciz kalıyorum... Buse'nin resmine bakıp ağlıyorum ancak... Af diliyorum Buse'den... Koruyamadığımız için...

7 yorum:

♥ .* ღ .*ѕιуαн кєℓєвєк ♥ . ღ .* ♥ dedi ki...

O canavarların asla vicdanı olmaz.
Hatta canavarların bile olur ama onların vicdanı olmaz.

onlar kendi evlatlarının ellerine silah verip taş verip sokağa salan caniler.

Atamınızn izinde yürüyen bir genç kıza mı acıyacak. Hiç sanmıyorum.

Artık bardak taştı. ama hala oturup yeni şehit haberi bekliyoruz.

Biz aslında gülünecek halimize ağlıyoruz.

Adsız dedi ki...

ALLAH rahmet eylesin ailesine sevdiklerine bol bol sabir versin kanlari yerde kalmasin insallah

canileri KAHHAR isminle cezanlandir yarabbim

Adsız dedi ki...

Merhabalar Deliler Teknesi,

Ne söylense, ne yazılsa ve ne çizilse; ne bizlerin kanayan yaralarını hafifletbiliyor, ne de gözü dönmüş, insanlıkla alakası olmayan şerefsizleri merhamete getirebiliyor. Bir de kalkmış meclisin seçilmiş milletvekili "bunlar olmasaydı, bunlar da ölmezdi..." diyebiliyor. Bu ne demek ya, şu anda sivil otobüse ve içindeki masum vatandaşa yapılan bu hain saldırıyı resmen tasdik ediyor herifler. Ya buna ne demeli?

Çok üzgünüm. Daha fazla yazıp terbiyemi bozmak istemiyorum.

Elmas Kalkanlı dedi ki...

İçim yanıyor, nasıl bir ciğer ateşidir şimdi o ananın içindeki.Ne dindirebilir, ne söndürebilir o ateşi. Çok üzgünüm, kızımın yüzüne bakıyorum da kim bilir neler yaşayacağız ve nasıl katlanacağız bunlara...Bugün Yılmaz Özdil'in köşesinde de okudum. Allah ailesine sabır versin, kendisine rahmet eylesin.

Yaşamın kıyısında dedi ki...

Bu acını tarifi yürek kitabında var kaptanım, oda yüreği olan insanlarda!
Ateş düşen evleri düşündükçe yüreğim sıkışıyor, Allah sabır versin diyorum, sabrın bile aştığı acıya.

sadeceselin dedi ki...

:(((

Adsız dedi ki...

Sürekli midem bulanıyor bu günlerde gördüğüm her şeyden bu basiretsizlikten beceriksizlikten saldırgan maço tavırlardan.Boş yere bir ölüm bu boş yere bir gidiş kader değil ecel değil beceriksizlik bu başka bir şey değil.Buse bizi de affet yetişkinler olarak herşeye seyirci kaldığımız için.