29 Aralık 2009 Salı

Ağıtlarım Musa için...

Musa sınıfımızdaki en ağırbaşlı arkadaşımızdı... Biraz bizden yaşlı gözükürdü nedense... Belki okula geç başladı, belki de liseden sonra bir süre ara verdi... Bilmiyorum nedenini... Hiç sormakta aklıma gelmemiş doğrusu... Ya da bizimle aynı yaşta olmasına rağmen benim gözüme öyle gözükürdü... Her neyse... Hiç önemi yok... Biz çok severdik Musa'yı... Çok cana yakındı... Ama bir ağabey kadar da mesafeli... Sulu şakalar yapılmazdı Musa'nın yanında... Hani kızdığından değil de... Olmazdı işte... Gayet ciddi gözükürdü Musa, ama bir o kadar da sevecen... Musa'nın idealleri vardı... Çakılıp kalmadı Ankara'larda... Kendini Anadolu'ya verdi... Bağrından kopup geldiği Anadolu'ya... Uzun süre taşrada görev yaptı... Hep iyi haberlerini aldık Anadolu'dan Musa'nın... Yolu düşüp uğrayanları iyi ağırlardı Musa... Herbirimize de dolu dolu selamlar yollardı... Aylık yemeklerimizde hep hayırla kulaklarını çınlatırdık Musa'nın...

Bir gün çıkageldi Musa... Benden bu kadar Anadolu hizmeti yeter diyordu... Çocuklar büyüdü artık, yerleşik düzene geçmem gerekir diyordu... Sevindik doğrusu... Özlemiştik Musa'yı... Aylık yemeklerimiz daha da zenginleşmişti... Ankara'da önemli bir göreve atandı Musa... Gurur duyduk O'nunla... Layıkıyla görev yapacağından hiç şüphemiz yoktu... Öyle de oldu... Çok sevildi Musa... Kendine güvenenleri hiç mahçup etmedi...

Ama... Ankara yaramadı Musa'mıza... Nazara geldi bir şekilde... Lise ikide okuyan kızını trafik canavarına kurban verdi Musa'mız... Sorumsuz bir ailenin ehliyeti dahi olmayan sorumsuz bir evladının neden olduğu kazaya... Kaza dediğime bakmayın, cinayet aslında... Ama mahkeme tutanaklarına kaza diye geçecek işte... Üç körpe yavrucaktan birisi yok artık... Bu gün ebediyete uğurladık kelebeğimizi... Kocatepe Camisinin geniş avlusu Musa'mızın biricik kuzusu için ağladı bu gün... Bilirim Musa'yı... Zor kaldırır bu travmayı... Nasıl bakılır o odaya... Nasıl bakılır geriye kalan onca hatıraya... Bilmiyorum... Bilemiyorum...

Ne desem boş Musa'm... "İçimdeki kor ateş..." diye başlayan dizeler demek ki böyle anlar içinmiş Musa'm... Allah sana sabırlar versin Musa'm... Allah eşine, diğer yavrularına dayanma gücü versin Musa'm... Ağıt yakmaktan başka yapabileceğim bir şey yok Musa'm... Muharrem ayındayız Musa'm... Bilirsin sabır ayıdır Muharrem Musa'm... Ya sabır Musa'm...

Yalan dünya diye boşuna söylenmemiş... Her şey boş ve yalan... Yüce Allah'ım kimselere böyle acılar yaşatmasın...

2 yorum:

Adsız dedi ki...

çok üzüldüm ,Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.. Allah ailesine ve sevenlerine sabır versin =(n

Deliler Teknesi dedi ki...

Duyarlılığın için teşekkürler Handan...