1 Kasım 2010 Pazartesi

Bir bayramı daha uğurlarken...

Evet, bir Cumhuriyet Bayramını daha uğurladık... Bu günlerde bayrama doyduk desek yeridir... Dini, milli bayramlar arka arkaya geliyor bir süredir... Daha bir süre de böyle gidecek... Neyse şikayetim yok benim...

Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına çocukların okulunda başladık... Klasik konuşmalar yapıldı, şiirler okundu, marşlar söylendi... Ankara'da havalar biraz soğuktu... Bundan olsa gerek, bayrama ilgi biraz azdı... Daha önceki yıllara nazaran daha az sayıda veli ve öğrenci gelmişti törene... Bayram kapsamındaki etkinliklere çocukların ilgisi velilerden daha azdı... Velileri oldukça ilgili gördüm... Tabi kendini elindeki fotoğraf makinesi ve kameraya kaptırmış olan velilerden bahsetmiyorum... Onların tek derdi bir kaç kare görüntü yakalamaktan ibaretti... Buna da fazlasıyla alıştım zaten... Her neyse... Anladım ki, Cumhuriyetin önemini ve kıymetini ancak olan biteni biraz idrak edebilecek yaşa gelmiş biz büyükler anlayabiliyoruz... Çocuklar için biraz erken bir mevzu bu cumhuriyet...

Bayramda yaşananlar benim açımdan oldukça düşündürücüydü... Cumhuriyet Bayramı, ulus olarak en önemli milli bayramımız... Birbirimize kenetlenmemiz gereken günlerden biri... Her türlü husumetin, kırgınlığın, ayrışmışlığın unutulması gereken bir gün... Ama hiç öyle olmadı... Protokol gereği zoraki bir araya gelen büyüklerimiz bırakın tokalaşmayı, birbirinin yüzüne bile bakmadı... Asık suratlarıyla biri anyaya baktı, diğeri konyaya... Devletin başındakiler ortak bir baloda bile buluşamadı... İktidarın balosu ayrı, muhalefetin balosu ayrıydı... Askerler de alternatif balolarda buluştu... Tam bir ayrışma ve çatışma görüntüsü sergilendi anlayacağınız... Hem de bilerek ve isteyerek... Gözümüze sokarcasına... Oysa kutlanan cumhuriyetti... Bir toplumun yeniden doğuşunun ve yörüngesinin yeniden tanımlanmasının adı olan cumhuriyet... Kısacası yaşananlar cumhura da yakışmadı, cumhuriyete de... Onu bize armağan edene hiç yakışmadı...

Olup biteni endişeyle izliyorum... Yarınlara dair pek bir umudum kalmadı sayılır... Artık haklı haksız ayrımı da yapmıyorum... Haklı olsanız ne yazar, haksız olsanız ne yazar... Millete reva mı bu?.. Sıkıldım alayınızdan...

7 yorum:

bozbek dedi ki...

Al benden de o kadar.. Hepsi çok sıkıcı

CEPAYNASI dedi ki...

aynen...bıktım haber izleme,gazete okuma yok artık..

Newbahar dedi ki...

Yarınlardan benim hiç umudum kalmadı. İyi şeyler beklemiyorum açıkçası.
Bölündüğümüzün hatta parça parça olduğumuzun resmidir bu görüntüler.

Şimdi tek tek kalmış dal parçaları gibiyiz. Bölünmesi kolaydı, kırılması daha kolay olacak. Ne yazık ki!

Adsız dedi ki...

Merhabalar Deliler Teknesi, Merhabalar!

Bizleri birbirimizle kucaklaştıran bu güzel bayramlar, artık bırakın kucaklaşmayı sizin de dediğiniz gibi tıpkı mıknatısın ters kutupları gibi iter olmuş!

Allah sonumuzu hayır eylesin. Millet ne yapsın kardeşim; boşa koyuyor dolmuyor, doluya koyuyor almıyor.

Ne Cumhuriyete, ne milletimize, ne de bu vatanı bize emanet edenlere yakışmayan bir bayram kutlandı.

Bunun vebalini elbette sorumluları çekecek, ama neye yarar memleket elden gidecek!

Kalemine, yüreğine ve düşüncelerine çok teşekkür ederim. Sağolun, varolun! Böyle yazmaya devam ederek, milletin sesi olun!

Yaşamın kıyısında dedi ki...

Cumhuriyet kavramına yakışan bir resepsiyon yapılmadığına göre katılımın dağınıklığı normaldir.
Hep birlikte katılım yapılsaydı işte o zaman bırak yarınlara pek umudun kalmamasını umut sözcüğünü bile umuttururlardı kaptanım.
Bu durum karşısında en azından Cumhuriyet için daha varız diyebiliyoruz.
Sevgiyle...

minimalist dedi ki...

en güzeli de son cümle olmuş; "sıkıldım alayınızdan"; çok hoşuma gitti :)) ben de!

didem dedi ki...

Bizim milletimiz ne zaman birlik beraberik icinde hareket edecek merak ediyorum...